28 Şubat 2008 Perşembe

cemremin ilk karı

Sabahları, babanız veya anneniz tarafından karın yağış haberini aldınız mı hiç??? ( düşünsenize uykudan uyanıyorsunuz ve her yer bembeyaz)
aslında güzel olan duygu karın yağışı değil, sevdiklerinizin size güzel bir haber verirken ki heyecenıdır. en azından benim için :)
şimdi bu görevi eşim üstlendi...
uzun zamandır verdiği mutluluğu unuttuğum bu olayı bu sene eşim tekrar yaşattı bana.
(bi tanesin ;)
beni tanıyanlar bilir, kar olunca kendimi kaybederim... bir çok arkadaşım gazabıma uğramıştır (abim, elif,mustafa,mevlüt,murat,fahri, buket, ali,h. ibo, neşe, sündüz, ayşe... adını unuttuklarım kusura bakmasın :)

işte, Cemremin karla oynadığı ilk görüntüler



17 Şubat 2008 Pazar

kiss

harika bir reklam...

14 Şubat 2008 Perşembe

mim

yine mimlenmişim !!! ama been bir gün biii mimliycem bunları görecekler günlerini :)

'İşte Bunlar' Listesi

-paraşütle atlamak

-dalgıçlık denemek

-saz çalmak

-tekrar bir kongrede sunum yapmak

-tekne ile ege sahillerini gezmek


Yapmayı neden beklediğimi bilmediklerim

-Yüksek bir dağa çıkmak ve kayarak inmek

-ralliye katılmak


Bir daha dünyaya gelsem ve seçme şansım olsa,

-yine aynı anne-baba -kardeşe, aynı aileye ve aynı dostlara sahip olmak:)

-aynı kaderi yaşamak



eda hanım mimliyorum sizi

bayar şahin & metin kemal kahraman

sağ tarafa çok beğendiğim iki şarkıyı koydum ;)

dinleyin bakaluuumm :)

13 Şubat 2008 Çarşamba

bir fıkra daha

Ormanlar kralı aslan çok sıkılmış bir vaziyette ağacın altında otururken
yanına tilki yanaşmış.

Tilki - "hayırdır kralım neyiniz var?"

Aslan - "hiç sorma çok canım sıkılıyor"

Tilki - "ondan kolay ne var kralım, çok komik bir numara biliyorum"

Aslan -"ne yapcaz"

Tilki - "şu ilerideki bizim kırmızı şapkalı tavşanı çağıralım ve neden
kırmızı şapka taktın laaan deyip girşelim"

Aslan - "tamam hade

Aslan -"tavşaaaaaaannnn, gel lan burayaa"

Tavşan -"buyul kyalım"

Aslan -"neden kırmızı şapka taktın laaaan"

Tavşan - "hık mık "

derken aslan ile tilki güzelcene benzetmişler tavaşanı.
diğer gün aslan yine sıkkın sıkkın otururken tilki yanaşmış.

Tilki -"hayırdır kralım"

Aslan -"yav yine canım sıkkın, şu tavşanı, çağırsak mı??"

Tilki -" siz bilirsiniz kralım "

bir iki gün daha böyle tavaşnı dövmüşler, bir başka gün aslan yine
tavaşnı çağırmaya karar vermiş. tam çağırırken tilki atlamış.

Tilki -"yav kralım hep aynı bahaneden dövünce sıkıcı oluyor"

Aslan -"farkındayım da ne yapalım oğlum"

Tilki -"kralım para verelim tavşana, sigara almaya gönderelim, sigara alıp geldiğinde, eğer getirdiği sigara filitreliyse, neden filitresiz getirmedein
laaaaan der döveriz, eğer filitresiz getirirsede tam tersini söyleyip döveriz"

Aslan -"harika fikir" "laaaaaan tavşannnnnn buraya gel oglimmmm"

tavşan eli kolu sargı içinde aslana doğru seğirmiş

Tavşan- "buyul kyalım"

Aslan-"al laan bu parayı da sigara getir bana, hadi çabuuuukk"

tavşan dayak yememenin memnuniyeti ile "derhal kyalım" deyip fırlamış.
200 metre gitmiş gitmemiş, arkasını dönmüş " kyalım sigara filitrelimi filitresizmi olsun" demiş

Aslan-"tavşan gel laaan burayaaa"

Tavşan-"buyıl kyalım"

Aslan -"neden kırmızı şapka taktın laaaan"
pataküte pataküteeee

fıkra

Temel Ile Cabbar
Karadenizli Temel ile Konyali Cabbar birlikte tatile cikarlar.
Fethiye'de, Kelebekler Vadisi'nde kamp kurarlar.
Tatillerinin ikinci gunun aksami guzel bir yemek yiyip
uykuya dalarlar. Birkac saat sonra Cabbar
uyanir ve Temel'i de durtukleyip
uyandirir. Temel uyku sersemidir;

>Ne oldu? Ne istisun?"

"Temelcigim. Yukariya bak ve bana ne gordugunu soyle."

>Temel gokyuzune bakar ve cevap verir:

>-"Ha punun icun mu uyandirdun benu?. Paktum iste.

>Milyonlarca yilduz gorirum...Isil isil parliyan

>milyonlarca yilduz..."

>Cabbar tekrar sorar:

>Peki, bu sana neyi gosteriyor?"

> Artik iyice uykusu kacan Temel biraz dusunur ve
filozofca cevap verir:

> -"Teolojik olarak Tanrunun kudretinu ve kendu
acizligimuzu corirum. Felsefik olarak, evrenun
sonsuzlugunu ve onun karsisindaki onemsizligimuzu
corirum. Astironomik olarak galaksilerun,yilduzlarun,gezegenlerun varligini
corirum. Meteorolojik olarak pucun havanun cok guzel
olacaginu corirum.Yilduzlarun konumuna bakarak da
gecenun koru ve saatin 3 oldugunu,penu luzumsuz yere
uyandirdugunu coruyorum...Niye sordun punu pana? Ha
sana neyi costerur?"

>Cabbar cevaplar:>
-"Ulan hiyar, cadirimizi calmislar..."

10 Şubat 2008 Pazar

geyik var


Resimden geyik çıkarmaya çalışacaz. Hadi bana kolay gelsin…(geyik zaten resimde demeyin, biliyoruz resimde geyik olduğunu, böle çok bilmiş okuyucuda sinir eder adamı) geyik ve kediyi sohbet ettirecez…

Geyik- selamın aleyküm, Munzur dağlarına gidecektim de…
Kedi- abi burası alaska, kafayı mı yedin…
--
Geyik-selam sana misafirliğe geldik…
Kedi-bugün yokum sonra gelin
--
Geyik- dışarı gelsene kartopu oynayalım
Kedi- annem arkadaşlarınla çok geyik yapıyon da ders çalışamıyon dedi…
Geyik- o zaman bizi içeri al
Kedi- bugün yokum sonra gelin…
--
Geyik- selam yoldaş, seni esaretten kurtrmaya geldik, aç kapıyı özgürlüge koşalım.
Kedi- soğuk mu dışarı?
Geyik- pek sayılmaz
Kedi- siz koşun ben size yetişirim…
--
Geyik- ben buraya test yaptırmaya gelmiştim.
Kedi- ne testi??
Geyik- DNA testi, bu yavrunun benden olup olmadığını kontrol edecektim
Kedi- bunu sen doğurmadın mı?
Geyik- evet ama bu konuyu içeride konuşsak…
Kedi- tüh yemeği ocakta unuttum…
--
Geyik-işte bu ikimizin yavrusu aç kapıyı da içeri girsin garip. Isınsın biraz.
Kedi- iyide ben dişiyim…
Geyik- hazır bebek istemez misin?

8 Şubat 2008 Cuma

Kadınlarımız

KADINLARIMIZ
Toprak öyle bitip tükenmez,
dağlar öyle uzakta,
Sanki gidenler hiçbir zaman hiçbir menzile erişemeyecekti.
Kağnılar yürüyordu yekpare meşaleden tekerlekleriyle
Ve onlar ayın altında dönen ilk tekerlekti.
Ayın altında öküzler başka ve çok küçük bir dünyadan gelmişler gibi ufacık kısacıktılar
ve pırıltılar vardı hasta kırık boynuzlarında
ve ayakları altından akan toprak, toprak, ve topraktı.
Gece aydınlık ve sıcak ve kağnılarda tahta yataklarında koyu mavi humbaralar çırılçıplaktı.
Ve kadınlar birbirlerinden gizleyerek bakıyorlardı ayın altında geçmiş kafilelerden kalan öküz ve tekerlek ölülerine.
Ve kadınlar bizim kadınlarımız: korkunç ve mübarek elleri ince,
küçük çeneleri, kocaman gözleriyle anamız, avradımız, yarimiz
ve sanki hiç yaşanmamış gibi ölen ve soframızdaki yeri öküzümüzden sonra gelen
ve dağlara kaçırıp uğrunda hapis yattığımız
ve ekinde, tütünde, odunda ve pazardaki ve kara sabana koşulan
ve ağıllarda ışıltısında yere saplı bıçakların oynak, ağır kalçaları ve zilleriyle bizim olan kadınlar, bizim kadınlarımız şimdi ayın altında kağnıların
ve hartuçların peşinde harman yerine kehriban başlı sap çeker gibi aynı yürek ferahlığı,
aynı yorgun alışkanlık içindeydiler.
Ve onbeşlik şaraplenin çeliğinde ince boyunlu çocuklar uyuyordu.
Ve ayın altında kağnılar yürüyordu Akşehir üzerinden Afyon`a doğru.
NAZIM HİKMET

Usta şahirin bu şiirini okuyupta etkilenmemek imkansız. uzun zaman çelişki yaşadım kadınlara verilen saygı hakkında. Feministlik çizgisinde sek sek oynadım. En sonunda farkına vardığım sonuç; kadına en çok saygısızlık yapan, kadına güvenmeyen, kadının hakkını yiyen hiç akla gelmedik cins kadınlar.

Ünzile

üniversite zamanından beri çok beğendiğim Şebnem Ferah'ı uzun süredir dinlememiştim. mp3' üme habersiz kaydedilen yukarıdaki parçeyı dinleyince çok beğendim. Şebnemli şarkılara devam...

6 Şubat 2008 Çarşamba

yanıyorum

çok sevdiğim bir parçayı ekledim, dinleyin bakalım beğenecekmisiniz???


5 Şubat 2008 Salı

amarula yermisiniz :)))

bi an önce fidelerini bulup dikmek istiyorum. eminim ki manavlarda kapış kapış gider.




biraz araştırınca, amarulada alkol bulunduğunnu öğrendim yalnız bunu araştırmaya gerek yokmuş, hayvanların hareketlerinden belliymiş.

2 Şubat 2008 Cumartesi

antalya çiçek pasajı

dün gece uzun süreden sonra çiçek pasajına gittik. lise sonrası uzun bir süre takıldığım çiçek pasajında anılarımla hasret giderdim. biralarımızı yudumlarken güzel türküler söyledik, halay çekmeyi de unutmadık tabiii :D

aklıma ilke geldi. güzel bir türkü söylerdi. youtube tan baktım, bulamadım. daha doğrusu buldum da. türkü ile ilke kesişim kümesi oluşturamadı.
aşağıya, pasajda dinlemekten zevk aldığım o türküyü ekliim dedim...